Yiyecekler mideye girmeden önce ağızda parçalanıp çiğnenerek bir ölçüde sindirilir. Mide kaslarının hareketi ve mide sıvısının etkisiyle, sindirimin bir bölümü ağızda gerçekleşir. Ağızda çiğnenen besinler yemek borusununda yardımıyla mideye ulaşır. Bu besinler midenin salgıladığı öz suyu sayesinde midenin uyguladığı dalgalı hareketlerle akışkan bir kıvamına gelinceye kadar eritilir. Midenin yaptığı bu sindirim olayına mekanik sindirim adı verilir. Midenin besinleri karıştırdığı pek söylenemezse de besinleri kuvvetli ve esnek bir baskı altında sıkıştırdığı bir gerçektir. Kimyasal sindirim ise üç farklı salgı üretir. Ürettiği mukus salgısı tek hücreli bezlerden, mide suyu borumsu olan bezlerden, kloridrik asit salgısı kenar hücrelerden üretilir. Mukusun en önemli görevi, proteinleri sindiren mide öz suyunun, proteinden oluşan mide çeperine değmemesini sağlamaktır. Çünkü mide çeperi mide öz suyu ile zedelenebilir. Midedeki sindirimin sonucunda da kimus meydana gelir. Midenin sinirleri, beyin omurilik sinir sistemi ile birleşir. Bu birleşmeyi sağlayan bağlar sayesinde yiyecekler mideye inince mide suyu salgılanmaya başlar. Bir gün içerisinde salgılanan mide öz suyu yaklaşık 1,5 litre civarıdır.

Akışkan kıvamdaki eritilen besinler son olarak kalın bağırsağa geçer. Sıvıların mideyi terk etmesi katı besinlerden daha hızlı gerçekleşir ve bu terk etme olayı yaklaşık 20 dakika sürer. Katı ile sıvı bir karışımın mideyi terk etmesi ise yaklaşık 1,5 saati bulmaktadır. Aynı zamanda yeni doğan bir çocukta midenin kapasitesi 30 ml iken, ergenlik döneminde 100 ml, erişkinlik döneminde ise 1500 ml kadardır. Mide genişleyebilen bir yapısı sahiptir ve yaklaşık olarak en fazla 4 litre sıvı alma kapasitesi bulunur.

Midenin yapısal olarak iki deliği, iki yüzü, iki tane de kenarı vardır. Aynı zamanda mide görevleri bakımından da 4 ana bölüme ayrılır. Bunlar fundus, kardia, korpus ve antrumdur. Mide, vücudumuzun en duygusal ve en hassas organlarından biridir. Gündelik hayatta yaşanılan her türlü stres, sıkıntı, yenilen yemek ve içilen içeceklere kadar her şey mideyi etkiler. Oluşan mide ağrıları yalnız mide içi organlarının hastalıklarında ortaya çıkmaz. Mevsim geçişleri, genetik yatkınlık gibi durumlar mide rahatsızlığının oluşumunda büyük etkendir.

Reflü: Mide salgısının yemek borusuna doğru geri kaçması ve burada iltihap oluşturmasından kaynaklanır. Ağız kokusu, ağızda olan acı bir tat, gıcık öksürüğü ve şişkinlik hissedilir.

Gastrit: Midede oluşan iltihaplanmadan kaynaklanır. Genel olarak midede ekşime, yanma ve ağrı hissedilir.

Ülser: Midenin içerisinde belirli bir kısmın aşınması sonucu oluşan yaralardır. Ağza acı ekşi sıvı gelmesi, baş dönmesi, terleme ve kusma görülür.

Mide Yanması: Mide asidi, sindirimin zor olduğu besinleri parçalamak için normalden daha çok salgılanır. Bu salgılama sonucu mide içerisinde yaralar varsa yanmalar meydana gelir. Ağza acı ekşi sıvı gelmesi, sık sık geğirme görülür.

0 Yorum Yapılmış "Mide"
Kayıtlı yorum bulunamadı ilk yorumu siz ekleyin